"Geçen hafta, 12 Ağustos 2018 tarihinde gazetedeki köşemde "Ulaştırma Bakanı'na sormak istediklerim" başlığıyla yazdığım yazıya olumlu ve olumsuz tepkiler aldım. Bazı dostlar, bu sorulara Bakan cevap vermez diyerek ön yargıyla hareket ettiler. Oysa hiç de dedikleri gibi olmadı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'na yeni atanan Sayın hemşehrim Mehmet Cahit Turhan, ilk basın toplantısından sonra, İstanbul Yeni Havalimanı konusunda ilk ve en geniş açıklamayı bize yaptı. Açık ve şeffaf topluma giden yolda atılan bu önemli adım için Bakanlık makamına ayağının tozuyla oturan değerli bakanımıza çok teşekkür ediyorum. Sağ olsunlar. Tüm sorularımıza eksiksiz cevap verdiler. Şimdi sayın bakanın sorularımıza verdiği cevaplara bakalım. Yorum sizlere ait.
Soru: Son günlerde basına yansıyan havalimanı sahasındaki toprak çökmesi ile ilgili olarak, basın toplantısından önce olay yerinde gazetecilere açıklama yapmanız acaba doğru bir hareket olmaz mıydı? Konunun aslı astarı nedir anlatır mısınız?
Cevap: Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından ihalesi yapılan ve yapımı devam etmekte olan Gayrettepe-İstanbul Yeni Havalimanı metro işi ile ilgili olarak iş kapsamında yer alan metro hattı M9 makas yapısı yaklaşım şaftı ile ilgili resimler basına yansımış olup bahse konu resimlerdeki bölge doğu apronun batısı ile terminal giriş köprüsü arasında yer almaktadır. Burada çökme diye gösterilen yer Metro çalışması ile ilgilidir ve metro şaft ağzıdır."
Soru:Vietnamlı ve diğer yabancı işçilerin az maaşla ve olumsuz koşullarda çalıştırıldığı iddiasına, siz ne dersiniz?
Cevap: İstanbul Yeni Havalimanı projesinde değişik milletten toplamda 2 bin 357 personel görev yapmaktadır. Yabancı personelin büyük çoğunluğu operasyon sahalarında işçi ve şoför statüsünde, diğer kısmı ise tekniker, mühendis, uzman ve yönetim kadrolarında yönetici ve direktör seviyesindedir. Yabancı uyruklu çalışanların yaşam kalitesini üst seviyede tutmak adına, sahada çalışmalar yapılmakta ve çalışanların bireysel ve sosyal alan olanakları sürekli olarak geliştirilmektedir. Örnek vermek gerekirse soruda da belirtildiği üzere inşaatta çalışan Vietnamlı çalışanların yeme alışkanlıklarına hitap etmek ve imkân sunabilmek adına Vietnam’dan aşçı getirilmiş ve damak tatlarına uygun yemeklerin sunulması sağlanmıştır.
Öte yandan projede görev alan tüm çalışanlara yürürlükte olan ilgili mevzuatlara uygun olarak sosyal ve ekonomik imkânlar uygun ve eşit koşullarda sunulmaktadır.
Soru: Bölgede, binlerce ağacın kesildiği, su kaynaklarının kurutulduğu, hayvanların öldüğü, kuşların göç yolunu değiştirdiği ve ekolojik dengenin bozulduğu iddiasına en yetkili makam olarak, ne diyorsunuz?
Cevap: Havalimanının yapılacağı alan, orman arazisi olarak görünmekle birlikte arazinin büyük bir kısmına dağılmış maden sahaları bulunmaktadır.
Proje alanı toplam 7 bin 650 hektardır. Proje alanının arazi kullanımlarına göre; 6 bin 172 hektarı orman, bin 180 hektarı maden alanı, 70 adet büyüklü küçüklü geçici su birikintileri, 236 hektarı mera, 60 hektarı kuru tarım (nadassız), 2 hektarı fundalık alandır. Proje alanının yaklaşık yüzde 2,47'lik (189 bin 182 hektar) kısmı ise özel mülkiyet arazisidir. Alandaki toplam ağaç adedi 2 milyon 513 bin 341 adettir. Ömrünü tamamlamış ve orman emvaline kazandırılması zaruri ağaç miktarı 657 bin 950 adettir. Alandaki A ve B çağındaki 1 milyon 885 bin 391 adet ağaç ise taşınabilecek durumdaki ağaçlardır.
Ağaçların kesilmesi veya taşınması ile ilgili yetki Orman Genel Müdürlüğü'ne ait olmakla birlikte, proje alanındaki tüm ağaçların orman emvaline kazandırılması, taşıma ve benzeri işlemleri, ÇED'in gerekliliği olarak, Orman mevzuatına uygun olarak yapılmaktadır.
Alandaki mevcut biyolojik çeşitlilik durum tespiti yapılarak, gerekli görülen türlerin uygun habitatlara taşınması ve madencilik faaliyetleri sonucu oluşan çukurlukların ekosistem özelliklerinin irdelenmesi konuları ÇED raporunda taahhüt altına alınmış ve çalışmalar bu doğrultuda yürütülmektedir. Çevre ve Sosyal Etki Raporu kapsamında hazırlanmış olan Biyoçeşitlilik Aksiyon Planı çerçevesinde, ağaçlandırma çalışmaları için İGA ile Orman Genel Müdürlüğü-Ağaçlandırma Daire Başkanlığı arasında ortak çalışma yürütülmektedir. Hazırlanmakta olan Ağaçlandırma Protokolü ile Marmara Bölgesi öncelikli olacak şekilde, Türkiye’deki bozuk ya da parçalı doğal orman alanları veya diğer uygun ağaçlandırma sahalarında ağaç dikimi yapılacaktır. Ağaçlandırma çalışmaları kapsamında dikim faaliyetlerinin 5 yıl, bakım çalışmalarının ise her saha için 3 yıl olmak üzere toplamda 8 yıllık bir sürede çalışmaların tamamlanması planlanmıştır. Çalışmalar kapsamında 5 bin ha’lık bir alanda ağaçlandırma yapılacaktır. Ayrıca, ağaçlandırma çalışmaları Birleşmiş Milletler Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi ve Orman Genel Müdürlüğü Erozyon ile Mücadele Eylem Planı’na uygun olarak gerçekleştirilecektir.
Ayrıca, kuş göç yolları ile etkileşimi için durum tespiti ve kuş göçlerinin 2 yıl süreyle izlenerek gerekli tedbirlerin alınması ÇED Raporunda taahhüt altına alınmış olup kuş gözlem çalışmaları bu doğrultuda titizlikle yürütülmüştür.
Bunun dışında İGA tarafından yapılan çalışmalar şu şekildedir:
Hem yerli, hem de göçmen kuşlarla ilgili ilk çalışmalar 2014 yılında, Environ tarafından yürütülen Çevre ve Sosyal Etki Değerlendirme Çalışmaları ile başlamıştır. 2014 yılının ikinci yarısında, kuş radar sistemi de sahada veri toplamaya başlamış ve Türkiye’nin ilk radar ornitoloğu da (Kuşbilimci) o dönemde yetiştirilmiştir. 2015 yılının başında, İGA bünyesinde kurulan Yaban Hayatı Yönetim Birimi’ndeki 7 ornitologdan oluşan bir ekip ile proje sahası üstünden geçen göçmen kuşları ve proje yakınlarındaki yerli kuş türlerini izleme çalışmaları yapılmıştır. Bu tam zamanlı izleme ekibi ve izleme çalışmaları ile uluslararası standartlarda ve güvenilir bir Yaban Hayatı Programı’nın temelleri de atılmıştır. Bütün bu çalışmalar, kuş radar sistemi ile de desteklenmektedir. 2017 yılının ikinci yarısında, son teknoloji kuş radar sistemi temin edilerek, proje sahasına yerleştirilmiştir. Böylece, detaylı veri toplayan ve aynı zamanda risk analizi yaparak, uçuş güvenliği çalışmalarına hizmet eden bir sistem ile çalışmalara devam edilmektedir.
Soru: İnşaat hızlı gitti, havalimanına ulaşım işi geç mi kaldı? Veya yüzde 95'e ulaştığı söylenen inşaatın gerçekleşmesi ile gerçek durum tamamen örtüşmekte midir? Acaba sizce arada daha da büyük bir fark yok mudur?
Cevap: İstanbul Yeni Havalimanı ulaşım bağlantılarından D-20 Karayolunun deplasesi gerçekleştirilmiş olup trafiğe açılmıştır. Bir diğer karayolu bağlantısı olan Kuzey Marmara Otoyolu bağlantısında çalışmalar devam etmektedir ve açılış tarihine kadar trafiğe açılacaktır.
Havalimanı-şehir bağlantısını sağlayacak olan Gayrettepe-Havalimanı Metro hattı projesi Bakanlığımız Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmekte olup, projenin 2019 yılı sonunda tamamlanması planlanmaktadır. Havalimanı-Halkalı arasında yapılması planlanan metro hattının ise proje çalışmaları devam etmektedir.
İstanbul Yeni Havalimanı’na ulaşımı sağlayacak bir diğer bağlantı projesi ise Hızlı Tren Projesi olup TCDD tarafından yürütülen proje çalışmaları devam etmektedir.
İstanbul Yeni Havalimanı Projesinin 1.Etabı 29 Ekim 2018 tarihinde hizmete girecektir. 1. Etap 40 milyon m2 üzerinde, toplamda 3 milyon m2’den fazla bina kapalı alanı ile 8 milyon m2 den fazla kaplamalı (asfalt ve beton) alan imalatı yapılmakta olup bahse konu projenin geldiği aşama yüzde 95 seviyelerindedir. Dolayısıyla inşaat gerçekleşmesi ile gerçek durum birbiriyle örtüşmektedir.
Soru: Dünyanın en büyük taşınma operasyonu olarak, belgesellere konu olabilecek ve tarihe geçecek olan Atatürk Havalimanı boşaltılma operasyonuna 11 hafta gibi az bir zaman kaldı. Neyin, nasıl olacağını en geniş ve ayrıntılı olarak sizden duymak kamuoyunu ve paydaşları rahatlatacaktır.
Cevap: İstanbul Yeni Havalimanı'nın işletmeye açılması ve Atatürk Havalimanı'nda yerleşik bulunan paydaşlarımızın İstanbul Yeni Havalimanı'na zamanında ve sorunsuz bir şekilde taşınmasının (ORAT-Operational Readiness and Airport Transfer) sağlanması amacıyla, Eylül 2016’dan itibaren 13 adet farklı komisyon ile koordine edilerek tüm paydaşlarla çalışmalar yürütülmektedir.
İstanbul Yeni Havalimanına taşınma sürecinin üç bölümde gerçekleştirilmesi planlanmaktadır:
- Havalimanı transfer denemeleri ve açılıştan önce anlık operasyondan bağımsız unsurların taşınması (açılışa 30-7 gün kala),
- Operasyonun transferi (açılıştan sonra 2 gün içerisinde),
- Açılış sonrası anlık operasyondan bağımsız diğer ekipmanın transferi.
· Asıl taşınma güzergâhının Yeşilköy-Mahmutbey-Odayeri yolu olması uygun değerlendirilmiştir.
· Açılış ve taşınma günü tarifesi konusunda taşınmanın kesintisiz transfer senaryosuna (Big-Bang) göre tek hamlede gerçekleştirilmesi tüm paydaşların ortak görüşü olarak uygun görülmüştür.
· Taşınma süreci 30 Ekim 2018 (Salı) saat 03.00’de başlayacak, 31 Ekim 2018 (Çarşamba) saat 23.59’da tamamlanacak olup, toplam 45 saat sürecektir. Bu süreçte Atatürk Havalimanı ve İstanbul Yeni Havalimanının müşterek hava sahası kapasitesi saatlik 35 iniş-35 kalkış olarak düzenlenecek, havayolu kuruluşu bazında uçuşlar sırasıyla azaltılacak, iki havalimanında aynı anda uçuşların tamamen kesildiği 12 saatlik bir süreç olacak, taşınmanın tamamlanmasıyla kademeli olarak uçuşlar artırılmaya başlayacaktır.
· Taşınma planlanırken, havayolu kuruluşlarının büyüklükleri ve üssünün Atatürk Havalimanı olup olmaması gibi kriterler dikkate alınmış, hava trafiğinin yanında yerdeki ekipman trafiği de gözetilerek taşınmanın şirket bazında gerçekleştirilmesiyle olası bir kaosun önlenmesi amaçlanmıştır.
· Bu kapsamda, taşınma faaliyeti için;
Öncelikle üssü (base havalimanı) Atatürk Havalimanı olmayan havayolu kuruluşlarının ve bunlara hizmet veren yer hizmet kuruluşlarının operasyonlarının durdurularak İstanbul Yeni Havalimanı’na taşınması (30 Ekim 2018 saat 03.00L-31 Ekim 23.59L arası),
THY dışındaki üssü (base havalimanı) Atatürk Havalimanı olan diğer havayolu kuruluşlarının ve bunlara hizmet veren yer hizmet kuruluşlarının operasyonlarının durdurularak İstanbul Yeni Havalimanı’na taşınması (30 Ekim 2018 saat 19.00L-31 Ekim 2018 saat 18.59L arası),
THY ve TGS'nin de taşınması amacıyla 12 saatlik bir periyotta Atatürk Havalimanı’nda tüm operasyonların durdurulması, İstanbul Yeni Havalimanı’ndan da operasyon gerçekleştirilmemesi (31 Ekim 2018 saat 02.00L-13.59L arası),
12 saat sonunda THY'nin ve TGS'nin İstanbul Yeni Havalimanı’nda operasyonlarına başlaması (31 Ekim 2018 saat 14.00L'den itibaren),
THY'nin ve TGS'nin operasyonlarına başlamasının 5 saat ardından, THY dışındaki üssü (base havalimanı) Atatürk Havalimanı olan diğer havayolu kuruluşlarının ve bunlara hizmet veren yer hizmet kuruluşlarının İstanbul Yeni Havalimanı’nda operasyonlarına başlaması (31 Ekim 2018 saat 19.00L'den itibaren),
Bu safhaların ardından da tüm havayolu kuruluşlarının operasyonlarına başlayarak İstanbul Yeni Havalimanı’nın tam olarak faaliyete geçmesi (01 Kasım 2018 saat 00.01'den itibaren) planlanmaktadır.
· Hazırlanan Türkçe ve İngilizce Taşınma Planı 22.03.2018 tarihinde tüm paydaşlara gönderilmiştir.
· 08.05.2018 tarihinde Türkçe ve İngilizce olarak taşınma dönemi ve sonrasında Atatürk Havalimanı ve İstanbul Yeni Havalimanı'nda uygulanacak hava trafik yönetim prosedürleri ve Taşınma Planı tüm dünyaya ilan edilmiştir.
· Şehrin merkez noktalarından İstanbul Yeni Havalimanı’na Trafik Yönlendirme Levhalarının "İstanbul Yeni Havalimanı" olarak düzenlenmesi için İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile koordine kurularak levhaların güncellenmesi sağlanmıştır.
· Taşınma esnasında Sabiha Gökçen Havalimanı’nın geceleri inşaat çalışmaları sebebiyle kapalı olan pistinin uçuşlara açık olması için HEAŞ’la mutabık kalınmıştır.
· Atatürk Havalimanı IATA kodu olan “IST” kodu, İstanbul Yeni Havalimanı’na verilecek, Atatürk Havalimanı’nın IATA kodu ise “ISL” olarak 31 Ekim 2018 tarihi saat 03.00 (L)’te değiştirilecektir.
Soru: DHMİ tarafından, AHL işletmecisi TAV'a "29 Ekim'de burayı terk edin" denildiğine göre, sözleşme bitimi olan 2021 tarihine kadar yolcu garantisi olarak işletmeci şirkete ne kadar ödeme yapılacak? Bu ödeme hangi kaynaktan yapılacak?
Cevap: Atatürk Havalimanı mevcut kira sözleşmesinde yolcu garantisi bulunmamaktadır.
Dünya ölçeğinde büyük bir başarı kazandığımız KÖİ (Kamu-özel işbirliği) projeleri kapsamında; taraf olduğumuz sözleşmelere süreleri sonuna kadar sahip çıkmanın bu modelin sürdürülebilirliğinin gereği olarak, Atatürk Havalimanı’nın işletmeye kapandığı tarihten ‘Atatürk Havalimanı Kira Sözleşmesi’nin bitiş tarihi 03.01.2021'e kadar olan döneme isabet eden olası kâr kayıplarının ödenmesi, TAV İstanbul Terminal İşletmeciliği A.Ş.’ye taahhüt edilmiştir. Zira İstanbul Yeni Havalimanı’nın Uygulama Sözleşmesi gereğince Atatürk Havalimanı’nın 29 Ekim 2018 tarihinde tarifeli-tarifesiz iç ve dış hat yolcu taşımacılığına yönelik ticari seferlere kapatılması bir zorunluluk arz etmektedir.
Bu kapsamda; TAV İstanbul Terminal İşletmeciliği A.Ş.’nin olası kar kayıplarının tespitine ilişkin Kiracı Şirket, DHMİ Genel Müdürlüğü ve her iki tarafın danışman şirketleriyle çalışmalar devam etmektedir.
Soru: Dolar ve Euro’nun son zamanlarda aşırı değer kazanması bu havalimanı ile ilgili tüm hesapları ne şekilde etkilemektedir? Havalimanındaki ticari alanlar da döviz üzerinden kiralandığına göre, DHMİ'nin bir düzenleme yapmaya yetkisi var mı?
Cevap: Görevli Şirket ile imzalanan Uygulama Sözleşmesi ve ekleri çerçevesinde ticari alanlara ilişkin tasarruf yetkisi Görevli Şirkete aittir.
İstanbul Yeni Havalimanı’nda kurdan kaynaklanan herhangi bir sıkıntı olmayacaktır. Zira bu projenin dengeleri (kredi, para birimi, tarifeler vs.) kurdan etkilenmeyecek biçimde aynı para birimine baz teşkil edecek şekilde düzenlenmiştir.
Soru: İGA Konsorsiyumu'nun üç yıl ötelenen ve Sayın Cumhurbaşkanı'nın da tam destek verdiği, yıllık 1 milyar 45 milyon Euro’luk kirası, hangi tarihte ödenecek ve buna idare herhangi bir faiz uygulayacak mı?
Cevap: İYH’nin 2018/2019/2020 senelerine ait, iki sene iki aylık toplam kira bedeli olan 1.919.840.000 Euro’nun 1.195.000.000 Euro’su dönem sonuna ertelenmiştir. Ertelenen miktar, Hazine Müsteşarlığınca belirlenen uzun vadeli Eurobond “Risksiz Getiri Faiz Oranı” üzerinden ertelenen süre üzerinden faiz hesabı yapılarak faiz+KDV’si ile birlikte, Görevli Şirket tarafından İdare’ye ödenecektir.
Soru: Ulaştırma ve Altyapı Bakanı olarak sizin de Yeni Havalimanı'nın adı konusunda bir düşünceniz olsa gerek. Adının, Atatürk olmayacağını düşündüğüm bu tesise, Recep Tayyip Erdoğan'ın adı verilir mi, yoksa Sultan Abdülhamit Han'ın adı mı uygun görülür? Siz ne dersiniz? Sizce hangisi olur? Başka bir isim olabilir mi? Sizin aklınızdan geçen bir isim var mıdır?
Cevap: Havalimanı ismine yönelik herhangi bir karar verilmemiş olup, süreç devam etmektedir.
<
p style="text-align: right;">Musa Alioğlu
<
p style="text-align: right;">
Kaynak: Yeni Birlik Gazetesi