İEKKK'da İzmir'deki raylı sistem yatırımları hakkında bilgi veren Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, "İlave metro, tramvay ve banliyö hatları ile birlikte raylı sistem ağımızı 262 kilometreye ulaşmayı hedefliyoruz" dedi. Nüfusa oranlandığında, bu rakamın Türkiye’deki en büyük raylı sistem ağı olduğunu kaydeden Gökçe, Metro’nun sefer sıklığını 90 saniyeye düşürmek için çalışma yaptıklarını da söyledi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde 2009 yılında kurulan, kent ekonomisinde belirleyici role sahip kurum ve kuruluşların temsilcilerinin üye olarak yer aldığı İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu (İEKKK), 82. toplantısını Tarihi Havagazı Fabrikası'nda gerçekleştirdi. Toplantıda, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, gerçekleştirdikleri raylı sistem yatırımlarının son durumuna ilişkin sunum yaptı. Kurul üyelerinden Mustafa Güçlü de Türk ekonomisi ile İzmir ekonomisinin son durumu hakkında rakamlarla bilgi aktardı. İzmir Barosu Başkanı olan Özkan Yücel ile İzmir Yüksek Teknoloji Rektörlüğü’ne atanan Prof. Yusuf Baran, İEKKK’nın yeni üyeleri oldu.
939 milyon dolarlık metro yatırımı
İEKKK Dönem Başkanı Selami Özpoyraz’ın açılış konuşmasının ardından söz alan İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, İzmir’de raylı sistemin İZBAN, metro ve tramvay olmak üzere 3 temel parçadan oluştuğunu, toplam 939 milyon dolarlık bütçeyle hayata geçirilen metro yatırımı sayesinde günde ortalama 300 bin vatandaşın Üçyol - Bornova Evka 3 güzergahında yolculuk yaptığını söyledi. Ülkenin yaşadığı ekonomik kriz nedeniyle başka kentlerdeki bazı metro inşaatlarının durduğunu, buna rağmen İzmir’de 7.2 kilometrelik Üçkuyular – Narlıdere metro hattının yapımının devam ettiğini ifade eden Gökçe, “1 milyar 27 milyon liralık çok büyük bir proje bu. 5 adet şaftta iki adet derin tünel açma makinesi ile çalışacağız. Makinemizin birinin kurulumu devam ediyor; diğeri Türkiye’ye geldi. 72 milyon liralık yatırımla Halkapınar'da Atatürk Stadı'nın yanında yeraltı depolama alanı yapıyoruz. 2019 yılında bitirmeyi planlıyoruz. Bu çalışma kapsamında, Ozan Abay Alt Geçidi’nde yağışlarda yaşanan sıkıntıyı önlemek için bir de terfi merkezi yapıyoruz. Burası dünya örnekleri ile kıyaslanabilecek, yenilikçi, modern bir depo olacak” diye konuştu.
Buca metrosu için krediyi bulmuştuk
Yapımı planlanan raylı sistem yatırımları hakkında da bilgi veren Buğra Gökçe, Konak ve Karşıyaka tramvaylarının yapımı sırasında Buca’nın da projeye entegre edilmesini Ulaştırma Bakanlığı’na ilettiklerini ancak Bakanlığın “biz yapacağız” demesinin ardından beklediklerini belirterek şöyle devam etti:
“Bakanlık bu projeyi kendisi de uygulamayınca, 2016 yılında Buca’nın nüfus artışını da göz önüne alarak tramvay yerine 13.5 kilometrelik metro projesi hazırladık. 2017 yılı Ağustos ayında Ulaştırma Bakanlığı’na göndererek fizibilite onayını aldık. Ancak diğer kentler gibi metro projemiz hükümet tarafından finansa edilmediği için uluslararası krediye ihtiyacımız vardı. Krediyi de bulduk. Uluslararası kredi ile yapım ihalesine çıkmak için Kalkınma Bakanlığı Yüksek Planlama Kurulu’na projeyi sunup onay almamız gerekiyordu. Ancak onay gelmedi. 24 Haziran seçimlerinden sonra da Kalkınma Bakanlığı kalmadı. Yüksek Planlama Kurulu var mı? Tam bilmiyoruz. Cumhurbaşkanlığı’nın bir üst kurulu olduğunu, ofislerinden birisinin bu tip yatırımların finansmanına karar verdiğini öğrenince bir yazı yazdık. Henüz buna da bir yanıt almış değiliz. Teknik olarak bu yatırımı yapmak için bir eksiğimiz yok.”
Metroda 90 saniye hedefi
Genel Sekreter Gökçe, metroyu Evka 3’ten Bornova merkeze taşıyacak 1.2 kilometrelik tek istasyonlu hattın geçtiği noktada binalara temas nedeniyle güvenlik sorunu olduğunu ve bu yüzden bugüne kadar beklediklerini hatırlatarak, yaptıkları çalışmalarla bu sıkıntıyı aştıklarını ve ülkenin finans olanakları el verdiğinde ihaleye çıkılabileceğini kaydetti. 15 kilometrelik Buca ve Bornova merkez metro hatları için İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hazır ve düğmeye basabilecek noktada olduğunu sözlerine ekleyen Gökçe, İzmir Metrosu’nun ülkenin en geniş araç kapasitesine sahip metrosu olduğunu ve 2.5 dakika aralıklı sefer sıklıklarının 90 saniyeye düşürülmesi için de çalışma yaptıklarına dikkat çekti.
Raylı sistem ağı 262 km.ye çıkacak
Konuşmasında, TCDD işbirliği ile hayata geçirdikleri banliyö sisteminin dünyada tek örnek olduğuna dikkat çeken Dr. Gökçe, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak İZBAN hattı için 467 milyon dolarlık bir yatırım yaptık. 136 kilometrelik banliyö hattımızın uzunluğu, Bergama’ya ulaştığımızda 188 kilometreye çıkacak. Selçuk Belevi İstasyonu’nun yapımı devam ediyor. Eğer raylı sistem olmasaydı, sınırlı yol alt yapısı ile ulaşım sorununu çözmek mümkün değildi. 122 milyon dolar yatırımla hayata geçirdiğimiz tramvay projemizle Karşıyaka'da günde 35 bin, Konak'ta da 75 bin yolcu taşıyoruz. Bu rakam Konak Tramvayı’nda 100 bine çıkacak. Karşıyaka Tramvay hattını Mavişehir’e uzatacağız. 21 santimlik çim kesitten geçen tramvaylarımız İzmir’in ayırt edici özelliği. Ulaştırma Bakanlığı’ndan onay gelince Karşıyaka Tramvay Hattı’nı Katip Çelebi Üniversitesi’ne kadar uzatacağız. Hem Çiğli Devlet Hastanesi, hem AOSB, hem de üniversiteye ulaşımı rahatlatacak. İlave metro, tramvay ve banliyö hatları ile birlikte İzmir’deki raylı sistem ağını 262 kilometreye ulaşmayı hedefliyoruz. Nüfusla oranladığınızda, Türkiye’de ne İstanbul ne de diğer kentlerle kıyaslanamayacak büyüklükte bir raylı sistem ağıdır bu.”
Kent merkezine özel araçla gelinmemeli
İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Buğra Gökçe’nin ardından söz alan Ege Giyim Org. San. Bölgesi Müteşebbis Heyet Kurulu Başkanı Nedim Örün, Konak ve Karşıyaka tramvaylarının İzmir için yapılması gereken yatırımlarla örtüştüğünü ve çok güzel hizmet verdiğini belirtti. ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Fadıl Sivri, yeşillendirme çalışmaları ile birlikte tramvayın İzmir’e çok yakıştığını ifade etti. Bazı kurul üyelerinin belli noktalarda yaşanan trafik sıkışlığına ilişkin soruları üzerine yeniden söz alan Gökçe, okullar açılmadan önce Emniyet Müdürlüğü ile görüşme yaptıklarını ve sonrasında Emniyet’in desteği ile sıkıntılı noktalarda parklanmaların önüne geçildiğini ve çok ciddi trafik sıkıntısı yaşamadıklarını belirtti. Dünyanın önemli metropollerinde tramvayın kent merkezlerinden geçtiğini hatırlatan Gökçe, sözlerini şöyle tamamladı: “Alsancak Garı önünü yayalaştırma düşüncemiz var. Taşıt trafiğini yerin altına alacağız. Uygulama projeleri bitmek üzere. Önümüzdeki dönem değerlendirilir. Dünyanın her yerinde ulaşım planlamasının temel ilkesi, kent merkezinin özel araçla gelinecek bir yer olmamasıdır. Çünkü araçla gelinirse sıkışıklık olur. İzmir için de aynı şey geçerli. Çünkü İzmir’in nüfusu artık 1.5 milyon değil. Araç sayısı her geçen gün artıyor. Raylı sistem yatırımı yapmasaydık. şu an çalışan otobüs sayımız 1250 yerine 3 bin olacaktı. Bunun hem trafikte hem de çevre kirliliğinde yarattığı etkiyi düşünün. Bir de otobüs işletmeciliği zarar eden bir işletme. Kamunun da sırtına yük biniyor”.