Beşiktaş’ta Bulunan Tarihi Mezarlar Metroda Görülebilecek

İstanbul’un Beşiktaş semtinde yürütülen kazılarda bulunan 5.500 yıllık kurgan mezarlar, metro kullanımı sırasında görülebilecek.

Beşiktaş’taki metro istasyon kazılarında ortaya çıkarılan ve İlk tunç çağı başlangıcına (MÖ 3500-3000) ait olduğu düşünülen mezarlar için yerinde koruma ve sergileme kararı alındı. İstanbul 3 Numaralı Kültür Varlıkları Koruma Kurulu önerilen projeyi bazı değişikliklerle kabul etti.

Proje hayata geçirildikten sonra metro istasyonunu kullananlar ve istasyon çevresindekiler, üstten cam bloklardan mezarları görebilecek. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, “Kazı alanında bulunan mezarlar ve buluntuların koruma kurulu kararı doğrultusunda açık hava müzesi şeklinde İstanbulluların beğenisine sunulacaktır.” sözlerine yer verildi.

Hürriyet’ten Ömer Erbil’in haberine göre, kazılarda ortaya çıkartılan bulgular için İstanbul 3 Numaralı Koruma Kurulu’nun kararı ile Tunç Çağı dönemine ait mezar kalıntılarının, bir kısmının istasyon yapısının üstünde sergilenmesi amacıyla alternatif mimari projeler yapılması kararı verildi.

Mezarlar, İstanbul Arkeoloji Müzeleri denetiminde kaldırılarak istasyon çalışmaları bitiminde sergilenmek üzere saklanacak.

2018’İN EN ÖNEMLİ KEŞİFLERİ ARASINDA

İlk Tunç Çağı başlangıcına (MÖ 3500-3000) ait olduğu düşünülen mezarlar, İstanbul tarihi için yepyeni bilgiler sunuyor. Orta Asya step kültürünün Beşiktaş kıyılarına nasıl geldiği, Balkanlar üzerinden mi bu kültürün indiği yoksa Anadolu üstünden mi Balkanlara geçtiği üzerinde de yoğun bir çalışma sürüyor. Karbon-14 analizleri ve mezar iskeletleri üzerindeki DNA testleri bu tezleri daha da güçlü hale getirecek.

Beşiktaş’taki 5500 yıl öncesine ait mezarlıkta yürütülen kazı çalışmalarında, 25 numaralı kurgan mezarın içindeki yanmış kemiklerin arasında bulunan iki adet figürin ise, Arkeofili tarafından 2018 yılında Türkiye’nin en önemli 10 arkeolojik keşfi arasında gösterildi. Biri büyük diğeri daha küçük olan figürinler, ayak uçları birbirine değecek şekilde mezara yerleştirilmişti. Üzerlerinde kazıma bezeme bulunan figürinlerin, Anadolu’da ya da dünyada başka bir benzeri bilinmiyor.